29 Ocak 2006

Kimeyse işte....


Kaç mavi yasak yaşadık seninle
Kaç deli gece
Düşünse dolunay bile utanır
Yıldızlar çıldırır ağlar erguvanlar
İşte ben seni öyle bir gecede sevdim hesapsız

Ve düşlerim
Düşlerim sınırsızdı alabildiğine
Duygularım sabırsız
Bir çocuk kadar günahsız
Sahi sende sevebilir misin beni
Seni sevdiğim kadar
Dokunabilir misin yüreğime
Bak orada sen varsın
Mutluluk nedir diye sorsalar
Sen derim alabildiğine yalnız sen
Sesin gözlerin ellerin sonra
Titreyen dudakların ve arzun çekingen
Sen benim her şeyimsin
Sensiz neye benzer bu ay bu güneş
Çiçekler açar mı sen olmasan martılar
Uçuşur mu çığlık çığlığa
Sonra kim aydınlatır benim gecemi
Günümü kim paylaşır
Kim sorar derdimi
Ben neye sevinirim kimle gülerim
Kal biraz daha
Ağlamak bu kadar kolay mıydı
Ve güzel miydi gülmek kadar
Herkese seni anlatmak istiyorum
Seni söylemek şiir şiir
Her dizede sen olmalısın
Adın olmalı çığlık çığlık
İçimi ısıtan sen tam şuramda ılık ılık
Sen olmalısın kıpır kıpır yüreğimde
Sevdan olmalı deli dolu

Ben seni sevmeyi seviyorum
Ve seni özlemeyi
Bu bir itiraftır
Aşkın yoksa bende yokum
Yetim düşlerimin kimsesizliği kuşatır benliğimi
Hüzünler yağar gecelerime
Ben bir garip olurum sığamam odalara
taş duvarlar üzerime gelir
ruhum durmaz bedenimde
hücrelerim yaşamaz
kurumuş dallara döner yüreğim susuz çöllere
gece böyle bitemez ben ölürüm
gitme kal biraz daha

22 Ocak 2006

Annelere......

Annenize böyle teşekkür ettiniz.
1 yaşınızdayken sizi elleriyle besledi ve yıkadıBütün gece ağlayıp onu uyutmayarak teşekkür etiniz
2 yaşınızdayken size yürümeyi öğretti Size seslendiğinde odadan kaçarak teşekkür ettiniz
3 yaşınızdayken size özenle yemekler hazırladı Tabağınızı masanın altına dökerek teşekkür ettiniz
4 yaşınızdayken elinize rengarenk kalemler tutuşturdu Evin bütün duvarlarına resim yaparak teşekkür ettiniz
5 yaşınızdayken sizi cici kıyafetlerle süsledi Gördüğünüz ilk çamur birikintisine atlayarak teşekkür ettiniz
6 yaşınızdayken okula kadar sizinle yürüdü Sokaklarda "GITMIYCEEEEEEEM"diye ağlayarak teşekkür ettiniz
7 yaşınızdayken size bir top hediye etti Komşunun camini kırarak teşekkür ettiniz
9 yaşınızdayken size piyano öğretmeni buldu Notaları bir gün bile çalışmayarak teşekkür ettiniz
10 yaşınızdayken doğum günü partilerinden dans derslerine kadar her yere sizi arabayla goturdu Arabadan fırlayıp giderken arkanıza bile bakmayarak teşekkür ettiniz
11 yaşınızdayken sizi arkadaşınızla sinemaya goturdu "Sen bizimle oturma" diyerek teşekkür ettiniz
12 yaşınızdayken zararlı TV programlarını seyretmenizi istemedi O evde değilken hepsini izleyerek teşekkür ettiniz
15 yaşınızdayken sizi yurtdışında yaz kampına gönderdi Tek satir mektup yazmayarak teşekkür ettiniz
17 yaşınızdayken erkek arkadaşınızla partiye gitmenize izin verdi Bir telefon bile etmeden sabaha karşı eve dönerek teşekkür ettiniz.
19 yaşınızdayken okul masraflarınızı karşıladı, sizi arabayla kampusa goturdu ve eşyalarınızı taşıdı Arkadaşlarınız alay etmesin diye kampus kapısında vedalaşarak teşekkür ettiniz
21 yaşınızdayken iş hayati ve kariyerinizle ilgili size fikir vermek istedi "Ben senin gibi olmiycam" diyerek teşekkür ettiniz
22 yaşınızdayken kep giyme töreninizde size gururla sarıldı Avrupa seyahati için para isteyerek teşekkür ettiniz
24 yaşınızdayken uzun suredir çıktığınız çocukla tanışmak istedi "Zamanını ben bilirim" diye tersleyerek teşekkür ettiniz
25 yaşınızdayken düğün masraflarınızı karşıladı, sizin için hem mutlu oldu hem çok duygulandı Siz dünyanın bir ucuna taşınarak teşekkür ettiniz
30 yaşınızdayken bebek bakimi hakkında size akil vermek istedi "Artık bu ilkel yöntemleri bırak"diyerek teşekkür ettiniz
40 yaşınızdayken sizi arayıp bir akrabanızın dogumgununu hatırlattı "Anne işim başımdan aşkın"diyerek teşekkür ettiniz
50 yaşınızdayken o çok hastalandı, hafta sonunda onu görmeye gittiğinizde mutlu oldu Ona yaşlıların çocuk gibi nazlı olduğunu söyleyerek ve ona huzur evi arayarak teşekkür ettiniz
Derken bir gün............ O ÖLDÜ
O güne kadar onun için yapmadığınız ne varsa, o anda kalbinize bir yıldırım gibi düştü....
EĞER HALA SİZİNLEYSE, ŞİMDİ ONU HER ZAMANKİNDEN DAHA COK SEVİN .....
VE ONU HİÇ İNCİTMEYİN

Bizde Kenan Işık mı var hala =)

Who Wants To Be A Millionaire?"Kim 500 Milyar İster" yarışmasının orijinali
"Kim 500 Milyar İster" yarışmasının orijinali ABC televizyonunda yayınlanan "Who Wants To Be A Millionaire?" yani "Kim Milyoner Olmak İster?" Bizeuyarlarken milyoner demek komik duracağından adını değiştirmişler tabii. Yarışmanın orijinali bizdeki gibi sönük de geçmezmiş. Çok heyecanlı yarışmalar yaşanırmış. Bir sürü efsanevi yarışmacı gelip geçmiş.
Bunlar arasında biri varmış ki; onun gibisi bir daha gelmemiş. Bu arkadaşın genel kültürü müthişmiş. En son soruya kadar hiç joker kullanmadan gelmiş. Her seferinde hiç duraksamıyor, "Son kararım" dedikten sonra yanıtı verip gülümsüyormuş. Sunucu kıl olmuş tabii. Çünkü yarışmanın heyecanı, yarışmacının duraksaması, ikileme düşmesi, yüksek sesle, "Acaba o mu, yoksa bu mu?" diye acı çekmesindeymiş. Hatta yarışma sorularını hazırlayanlar adamlar da sinir olup, her soruyu normalinden daha da zorlaştırmışlar. Ama bizimki bana mısın demiyormuş. Doğru yanıtları gülümseyerek, gözünü kırpmadan veriyormuş. Soruları hazırlayanlar, yarışmacının son soruya doğru yanıtveremeyeceğinden çok eminlermiş. Gerçekten de soru geldiğinde bizimkinin yüzü değişmiş. Soru çok, ama çok çok zormuş. Yarışmacı biraz düşündükten sonra, "Telefon etme jokerini kullanacağım" demiş. Sunucu sevincini gizleme gereği görmeden sırıtarak, 'Kimi arayacaksınız?" diye sormuş. Yarışmacı, "Babamı" demiş. Telefon bağlanmış. Sunucu, durumu yarışmacının babasına açıklayıp, soruyu oğlunun soracağını söylemiş ve sözü yarışmacıya bırakmış. Bizimki, "Alo baba? Ben şu anda 'Kim Milyoner Olmak İster?' yarışmasındayım. Şu anda 1 milyon dolar kazandım. Haberi de ilk benden duymanı istedim" demiş. Sonra da yine gülümseyerek doğru cevabı vermiş.

21 Ocak 2006

Darkreign.....

Chilek'e



sevda diye bağıran yüzün,
bir kitabın en sır satırını okuyan sesin,
beni bana düşman eden,
ağlamaklı gecelerimin tek temsilcisi
ve hiçbiryerde şubesi olmayan yüzün,
yani baştan ayağa sen...

bu bakışlar
bu bakır tadı hepsi,
hepsi insan işi
ve insanın insana ettiği en yalan yemin: AŞK!
hepsi, hepsi insan işi..